12 Ocak 2010 Salı

Kuşkonmaz maceramız :D


Aaah ah ne günlerdi. 2-3 yıldır başladı bu ot merakı bende. Annemden özendim. Kendisi türünün tüm özelliklerini taşıyan bir Giritli olarak, bizim faunadaki (ege ve marmara) birçok yenebilir bitkiyi tanır. Kendisi bu konuda anneannem kadar başarılı olmadığını düşünsede benim için fazlasıyla iyi. Ben şimdilik birkaç bitki tanıyorum. Hardal, cücü, kokarotu (maratha diyor eskiler botanikte en kullanılan ismi nedir bilmiyorum) ve asfaraca (asparagus bildiğimiz kuşkonmaz). Yerden biten otsu bitkileri tanımak gerçekten zor. Benim bildiklerimin de şekilleri çok farklı olduğu için tanıyabiliyorum. Buralarda (Trilye) her bahar kadınlar ot toplamaya çıkar. Bu geleneği sürdüren genç nesil pek kalmadı aslında. Çoğu 60 yaş üstü nineler. Beni dağ tepe dolaşırken gören ninelerden çok "Afferin" almışlığım vardır. :) Bu saydığım otlardan beni en çok cezbeden tabiiki kuşkonmazdır. Ve her güzel şey gibi onu da bulmak çok zor ve toplaması da bir o kadar zahmetlidir. Kendisine eşlik eden dikenli otlarla birlikle, kuytularda yaşamayı çok sever. Bu da onu toplamayı gerçekten zorlaştırır. Ama azmin elinden ne kurtulmuş ki?
Çok sevgili arkadaşım Sedoşumun annesiyle geçen bahar ot toplamaya çıktık. Aman ne macera. Yılan görmemizden tutun da Gülizar ablamın ayağının burkulup yuvarlanmasına kadar olaylı ama çok eğlenceli bir gün geçirmiştik. 


Herşey işte bu lezzetleri kuşkonmazları toplayabilmek içindi. Önce ulaşılabilir yerlerde böyle küçüklerini bulduk. Çok küçük olmalarına rağmen, bunların koku ve tadları büyüklere kıyasla daha güzel. Yaklaşık 3-4 kilometre yürüdükten ve bütün ana yollardan uzaklaşıp iyice kuytulara gittikten sonra nihayet kocaman kuşkonmazlara ulaştık. Kendimi çamlığın içinde korku filminde gibi hissetmiş olsamda (ah bendeki bu inat) kuşkonmazdan gözüm kör olduğu için korkum hemen geçti :D


Ara ara yeşilliklerde bulduğumuz kokarotları da bonus oldu bizim için :D


Ve nihayet günün sonunda kocaman bir tabak kuşkonmazım olmuştu. Büyüklerini salata yapıp akşam yemeğinde yedik. Küçükler de sabah kahvaltımızda omletin için de damaklarımızı şenlendirdi.

Şimdi sabırsızlıkla baharın gelmesini bekliyorum. Bu bahar daha detaylı resimlerle paylaşmak istiyorum, ot toplama maceralarımı :D
Sevgiler...

2 yorum:

  1. Merhaba; ne kadar sanslisiniz guzelim yabani kuskonmazlarin tadi hicbir seye benzemez:) afiyet olsun

    YanıtlaSil
  2. Ah sormayın Beste hanım. Nasıl lezzetliler. Düşününce bile ağzım sulanıyor :D Neyseki bahara az kaldı. Bahçe konusunda uzman birine sormak lazım aslında, bahçede kuytu güneş görmeyen bi yere eksek tutar mı acaba. Eğer tutarsa bu yıl ekerim. Bilgisi olan blogger arkadaşlardan rica etsem?

    YanıtlaSil

Bunlar da ilginizi çekebilir...

Related Posts with Thumbnails