8 Şubat 2010 Pazartesi

Kış Masalı...

 
Geçen haftaki kar yağışı beni nasıl mutlu etti anlatamam.  Soğuk seven biri değilim ama böyle evlerin çatılarını bembeyaz görmek içimdeki çocuğu şenlendiriyor hep. Mudanyadan dönüyordum. Kar yağışı yolda başlamıştı. Eve çıkarken yolda bu resimleri çektim. Trilye karlar altında daha da bir güzel göründü gözüme.


Evin önünde durup birçok resim çektim, ağzım kulaklarıma varmış durumda. Ve annem camdan görmüş beni. "Gir içeri, üşüteceksin" diye seslendi hemen. Çocuk gibi hissettim kendimi yeniden. Küçükken de hep sokaklardaydım. Annemin dilinde tüy biterdi bana içeri gel artık demekten :) Sonra baktı ki olmuyor, kendisi de çıkardı dışardı ve biz başlardık karda oynamaya. Beni kocaman bi plastik leğene oturtup, evin yanındaki dik bayırdan aşağı iterdi. :) O kadar eğlenceli olurdu ki. Bi yandan elleri açardım, bi yandan ağzımı. Kocaman karları yakalamaya çalışırdım ağzımla. Bayırın sonunda da birikmiş karların içine yuvarlanıp durdururdum kendimi :) Sonra avcılar gelir geçerdi yanımızdan. Bellerinde ipe dizilmiş kuşlarla. Hep ağlardım onları görünce. Kızardım avcılara. O küçücük kuşları yemezlerse ölmezlerdi ya. Balıkçıları izlerdik bi de sahilde kar yağarken. "Akıllılara bak, Bu soğukta hiç balıklar sıcak yuvalarından çıkarmıydı hiç." :) Çocukluk çok güzel bir masal. Çabucak gelip geçen. Her mevsim ayrı bir eğlence, ayrı bir heyecan. Ama şimdi yazdıkça farkediyorum ki, kış mevsimi başka bir güzelmiş. Bi yandan hüzün, diğer yandan mutluluk...

 
Kulağımda Queen Made in Heaven. Kendimden geçmişim :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bunlar da ilginizi çekebilir...

Related Posts with Thumbnails